TEŞEKKÜRLER DÜZCE BELEDİYESİ
Düzce Postası Gazetesi Köşe Yazarı Metin Köseer’in Düzce belediyesinin kalıcı konutlardaki çöp konteynerlerine ilişkin yazısı şu şekilde:
Teşekkürler Düzce Belediyesi
Düzce Belediyesi'ni benim kadar eleştiren yoktur. Neredeyse Düzce Belediyesi'nin nefes alışını bile kaleme aldım. Her fırsatta belediye hakkında yazılar yazdım.
Düzce Belediyesi'ni hep eleştirecek değiliz ya, bazen de övmek, tebrik etmek lazım. Belediye'nin son hamlesi benim dikkatimi çekti.
Düzce Belediyesi, kalıcı konutları çöp konteynırına boğdu. Her 50 metrede bir çöp konteynırı bulmak mümkün. Bu hizmet anlayışı, kalıcı konutları çöpten kurtardı.
Yazıma devam etmeden önce Düzce Belediye Başkanı Mehmet Keleş başta olmak üzere, emeği geçen herkese teşekkür ederim. 16 yıllık kalıcı konutlara ilk defa kapsamlı bir hizmet gelmiş oldu.
Efendim, kalıcı konutlarda yaşamak güçleşmeye başlamıştı. İlk etapta paris denen, daha sonra uzak denen, daha sonra bilmem ki demeye başlayan halkımız, burayı boş bırakmıyor.
Yanlış okumadınız, yanlış duymadınız, kalıcı konutlar eski cazibesini kazanmaya çalışıyor. Bu ne demek oluyor. Kalıcı konutlardan hep şikayet ediyoruz, hem de kalıcı konutlarda boş ev bulmak mümkün değil gibi gözüküyor.
İkinci bir evi olanlar kalıcı konutlardaki dairelerini kiraya veriyorlar. Ya da arada bir gelip kalıyorlar. Kimileri dairelerini satıyor, kimileri kiraya veriyor.
Kalıcı konutlarda evler bakıma girmeye başladı. Neredeyse her binada çalışma var. Evlere giydirme yapılıyor, boya yapılıyor, çatılar ve bahçeler onarılıyor. Kalıcı konutlardaki binalara ayrı bir güzellik verilmeye çalışılıyor.
Bunlara ilaveten temiz havası ile ünlenen kalıcı konutlarda, her dakika yürüyüş yapan insanları görürsünüz. Düzce'nin bunaltıcı ve pis havasından kaçanlar, soluğu kalıcı konutlarda alıyor. Temiz havası ile insanın ömrünü uzatacağı iddia edilen bu konutlara, rağbet biraz daha artmaya başladı.
Ne var ki, kalıcı konutlarda bu güzelliklere gölge düşürenler var. Toplumda yaşamasını bilmeyen bazı aileler, ayak uydurmakta zorlanıyorlar.
Mesela, çöp çıkarma saatlerinde çöplerini çıkarmıyorlar. Çöplerini rastgele zamanlarda dışarı çıkarıp koyuyorlar. Daha sonra köpekler bu çöpleri dağıtıyorlar. Bu çöpler dağılınca, ortaya istenmeyen görüntüler çıkıyor.
İşte bu görüntüleri Düzce Belediyesi yok etmek için kolları sıvadı. Ne yaptı? Her 50 metreye bir veya ikişer çöp konteynırı koydu. Yeni olan bu konteynırlar hizmete girdi.
İnanın her şey bir anda değişti. Ortalıkta çöp pisliği kalmadı. Herkes istediği saatte çöpünü çıkarıp bu konteynırlara atabiliyor. Köpekler eşeleyecek, dağıtacak poşet bulamıyor. Ortalıkta ne çöp ne de bir koku kalmadı.
İşte belediyecilik bu dedim. İşte hizmet bu dedim. Kalıcı eser, kalıcı çalışma bu dedim. Belediye'nin bu hizmetine karşılık, çöp konteynırlarını korumak halka düşüyor.
Efendim, çöp bidonlarına yanıcı bir şey atmayın. Aşırı kokan çöp atmayın. Çöplerinizi attıktan sonra çöp bidonunun kapağını örtün. Çöpünüzü konteynırın dışına değil, içine atın.
Yapılan bu hizmete ihanet etmeyelim. İstemesini biliyorsak, korumasını da bilmemiz lazım. Yukarıda belirttiğim gibi kalıcı konutlar eski cazibesini kazanmaya başladı.
Düzce Belediyesi azıcık ilgi gösterince, buranın halkı evlerini bakıma sokunca, ortaya pembe bir tablo çıktı. Ne demişler, bakarsan bağ olur, bakmazsan dağ olur.
Düzce hepimizin, Düzce'de yapılanları korumak hepimizin görevi. Bir kez daha Düzce Belediyesi'ne ve emeği geçen arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum.
Çöp konteynırları kalıcı konutlara hayırlı olsun.
Esenkalın...
Düzce Postası Gazetesi/ Metin KÖSEER
