HARUN AGAH ALTAY KALEMİNDEN SEMPOZYUM
ULUSLAR ARASI Düzce Konuralp Tarih, Kültür ve Sanat Sempozyumu’nun ikincisi bitti. İlki geçen yıl düzenlenmişti ve malesef bittiği gün haberdar olmuştuk. Bu yıl ise kültürel değerlerimizi iliklerimize kadar hissettik.
‘Tarih’ deyince kafamızda kuşkusuz Osmanlı, Bizans, savaşlar, istilalar, tufanlar, keşifler, vs. gibi olgular gelir. Ama insanın yaşadığı coğrafyanın tarihsel süreci de enaz bu saydıklarımız kadar önemlidir.
Çünkü yaşadığımız bölgenin tarihsel süreci aynı zamanda kendi kütüğümüzün de ortaya çıkmasına ışık tutmaktadır.
Dedelerimiz tarihte yaşanan önemli sahnelerde acaba hangi roldeydi? Geçmişte neredeydik, neler yaptık? Yaşayışlarımız nasıldı? Hangi toprağın rüzgârına kapılıp bu coğrafyaları benimsedik? Ya da atalarımızı bu topraklara iten gücün arkasında neler vardı?
İşte tüm bu ve benzeri soruların cevabı Konuralp Tarih, Kültür ve Sanat Sempozyumu’nda verildi.
Kültürel yaşamlarımızdan siyasi geçmişimize kadar hemen her konuda bildiriler sunuldu. Türkiye’nin ve dünyanın önde gelen akademisyenleri oradaydı. Yine alanlarında kendilerini kanıtlamış ülkemizin ve bölgemizin en seçkin sanatçıları da sempozyumda kendilerine ayrılan bölümde yerlerini aldı.
Üçüncüsü düzenlenir mi bilinmez ama kaçıranlar için çok büyük bir fırsat elden gitti.
11 – 12 Aralık’ta Pelemir Otel’de düzenlenen sempozyum 13 Aralık’ta Konuralp’te çeşitli etkinliklerle devam etti.
Ünlü tarihçi Prof. Dr. Erhan Afyoncu ve Prof. Dr. Enver Konukçu gibi önde gelen isimler ise bu yılki sempozyumun en ilgi çeken simalarıydı.
Biraz geçmişe dönelim…
Çok değil, bundan üç yıl önce Antalya Akdeniz Üniversitesi’nin düzenlediği bir sempozyum dönüşü 21 Kasım 1012’de “Bir sempozyumdan ne çıkar?” başlıklı yazı yazmıştım.
O dönemde gerçekten bu konuda Düzce’de büyük bir eksiklik sözkonusuydu. Ancak şimdi kaderin cilvesi olsa gerek üstelik ‘tarih, kültür ve sanat’ adı altında bir sempozyumun ikincisini alnımızın akıyla gerçekleştirmenin onurunu yaşıyoruz.
Sempozyum’un son gününün Konuralp’te gerçekleştirilmesi de bu alanda bir başka önemli unsur. Zira Osmanlı Devleti’nin kurucusu Osman Gazi’nin silah arkadaşı Gazi Konuralp Bey bu toprakların fatihi kabul ediliyor ve bu bölgenin en önemli manevi değerlerindendir…
Bu sempozyumda Konuralp Bey’i anma programının da ikincisi düzenlendi aynı zamanda. İlki yine geçen yıl düzenlenmişti.
6 Ocak 2014’te “Ne olacak bu Konuralp’in hali?” adlı bir yazı daha yazmıştım. Ki, o zamanlar Konuralp Bey ile ilgili gözle görülür bir organizasyon düzenlenmemişti. Nitekim geçen yıl Kasım 2014’te ilki gerçekleştirildi.
Elbette bu gelişmeler biz hatırlattık diye gerçekleştirilmedi belki. Ama gerçek şu ki artık bizim de geleneksel değerlerimiz var. Artık bizim de bir cemiyetimiz var…
Sempozyum’da 25 Eylül 2013’te yazdığım “Adını Düzce Koyduk” başlıklı bir yazım hakkında da bildiri sunuldu. Konya Selçuk Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Saim Sakaoğlu…
İnternette denk geldiği bir araştırma sonucu yazımla ilgili bir sunum gerçekleştirdi. Prof. Sakaoğlu’nun sunumunda salonda değildim. Ancak dakikalar sonra yetişip kendisiyle tanışabildim.
Sakaoğlu, Türkçe’de ‘ce – ca’ ekinin “yer adı” anlamına geldiğini ve Düzce’nin isminin altında bu olgunun yattığını söyledi. Ve bir süre kendisiyle sohbet ettik.
Düzce Konuralp Tarih, Kültür ve Sanat Sempozyumu tek kelimeyle muhteşemdi. Sadece katılımcıların sunumuyla değil, otel görevlilerinin kusursuz hizmetiyle de tabiri caizse G20 Zirvesi’nin aratmadı…
Aynı zamanda sergi salonundaki Düzce El Sanatları Eğitim Merkezi’nin el sanatları, kaligrafi ve tespih yapımı stantları…
Düzce Halk Eğitim Merkezi’nin dokuma ve halı – kilim stantları… Düzceli Ebru sanatçısı İbrahim Sami Özen’in ebru gösterisi ve Hayrullah Altay’ın üç boyutlu kesme hat tabloları sergisi… Ankaralı bir cam sanatçısının etkileyici seramonisi ve İstanbul’dan katılan bir mozaik sanatçısının çalışmaları yer aldı…
Kısacası bu organizasyon, basılacak olan kitabıyla da gelecek kuşaklara birer armağan niteliği taşımaktadır.
Dolayısıyla bizlere böylesine önemli değerler kazandıran başta Düzce Valisi Ali Fidan, Düzce Belediye Başkanı Mehmet Keleş, Düzce Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nigar Demircan Çakar olmak üzere organizasyonda yediden yetmişe emeği geçen herkesi canı gönülden tebrik ediyoruz.
